BYOD yaklaşımı nedir?
BYOD (Bring Your Own Device), çalışanların şirket bilgilerine, uygulamalarına ve verilerine erişmek için akıllı telefonlar, tabletler ve dizüstü bilgisayarlar gibi kendi kişisel cihazlarını kullanmalarına izin verilen bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım, çalışanların tercih ettikleri cihazlardan çalışmalarına olanak sağladığı ve şirketlere donanım ve yazılım giderlerinde maliyet tasarrufu sağladığı için modern işyerlerinde giderek daha popüler hale geliyor.
Ancak… BYOD cihazları risklidir.
Çalışanların kendi cihazlarını kullanmalarıyla ilgili bazı potansiyel riskler vardır, örneğin:
Veri ihlalleri: Çalışanlar kişisel cihazlarında hassas şirket bilgilerine eriştiğinde, veri ihlali riski artar. Kişisel cihazlar, şirkete ait cihazlarla aynı güvenlik düzeyine sahip olmayabilir ve çalışanlar aynı güvenlik protokollerini takip etmeyebilir.
Kötü amaçlı yazılım: Kişisel cihazlar, erişim için virüslü bir cihaz kullanılırsa şirket ağına yayılabilen kötü amaçlı yazılımlara ve diğer güvenlik tehditlerine karşı daha savunmasız olabilir.
Cihaz kaybı veya çalınması: Kişisel cihazların şirkete ait cihazlara göre kaybolması veya çalınması daha olasıdır ve bu da hassas verileri riske atabilir.
Yetkisiz erişim: Kişisel cihazlar, özellikle bir çalışanın cihazının kaybolması veya çalınması ve uygun şekilde korunmaması durumunda, yetkisiz kişiler tarafından hassas şirket verilerine erişim elde etmek için kullanılabilir.
Kontrol eksikliği: Şirket ağına erişen kişisel cihazlarla, BT departmanlarının güvenlik politikalarını uygulaması, erişimi izlemesi ve veri akışını kontrol etmesi zor olabilir.
BYOD cihazlarını NAC ile nasıl koruyabilirim?
İlk öncelik kimlik doğrulama. S3M NAC, bir cihazın ağa bağlanmasına izin verilmeden önce kimlik doğrulaması gerektirir. Bu, yalnızca yetkili cihazlara ve kullanıcılara erişim verilmesini sağlamaya yardımcı olacaktır. EPP modülü, ağa bağlanmalarına izin verilmeden önce cihazlarda sağlık kontrolleri de yapabilir. Cihazların güvenlik yamaları ve yazılımları ile güncel olmasını ve güvenlik riski oluşturmamasını sağlar.
S3M NAC, ağı kullanıcı rollerine, cihazlara ve uygulamalara göre bölümlere ayırır. Güvenlik ihlallerinin etkisini sınırlar ve kötü amaçlı yazılım salgınlarını içerir. Son olarak, izleme özelliği, ağ trafiğini güvenlik tehditlerine karşı izleyebilir ve olaylara meydana geldikçe yanıt verebilir. Böylece kuruluşlarınızın güvenlik ihlallerini önleyecek ve herhangi bir güvenlik olayının etkisini en aza indireceksiniz.