Özellikle büyük organizasyonlarda, şirket ağını bir bütün olarak değerlendirip yönetmeye çalışmak işleri arapsaçı kıvamına getirebilir. Ağ segmentasyonu, büyük dallara ayrılan bir networkü küçük alt parçalara ayıran ve böylelikle her bir alt network parçasının üzerinde farklı güvenlik kontrolleri uygulanmasına olanak tanıyan bir ağ güvenliği tekniğidir. Bu teknik fiziksel bir ağın farklı mantıksal alt ağlara bölünmesidir. Ağ daha küçük ve yönetilebilir birimlere ayrıldığında, yapılması gereken kontroller bireysel hale getirilir ve bölümler üzerinde daha ince çalışılmasına olanak tanır.
S3M Security NAC çözümünde ağ güvenliği sağlarken network segmentasyonu yaparak, ayrılan her birimde tam kontrol ve güvenlik sağlamayı hedefledi. Ağ trafiğinin görsel hale getirilmesini sağlayarak organizasyonun bu konuda daha bilinçli davranabilme yeteneğini kazanmasını amaçlar ve operasyonel faaliyetlerde gerçekleşebilecek herhangi bir güvenlik zafiyetinden daha önce haberdar olmayı sağlar. Aynı zamanda uygulamaların, kullanıcıların, cihazların ve hizmetlerin mantıksal bir yapıda birbirinden ayrılıp her biri özelinde ayrı güvenlik teknikleri kullanır. Politika ihlali ve şüpheli davranış analizlerini yapmayı kolaylaştırır. Ağ güvenlik teknikleri farklı şekillerde uygulandığı için operasyonel verimliliği arttırır ve süreçlere getireceği güvenlikle maksimum kar elde edilmesine katkıda bulunur.
Bu yaklaşımla; şirketlerin uyumluluk gereklilikleri, düzenleme gereklilikleri, ödeme servisleri sağlayan firmaların çok boyutlu güvenliğinin sağlanması, IoT cihazlarında sağlanması gereken güvenlik şartları gibi, tiklenmesi gereken birçok güvenlik kuralı sağlanabilir. Zero Trust yaklaşımını da tamamlayıcıdır. Medikal, finans, sağlık hizmetleri, geniş müşteri verileri barındıran firmaların network segmentasyonu yapan siber güvenlik ürünleriyle çalışması oldukça elzemdir.